Gözleri uzaktaki bir silüete takıldı. Ağaçların arasından birazını görebildiği nehirde, bir kadın yıkanıyordu. Başını çevirmek istedi, kadının mahremiyetine saygı duymak… Ama olanaklı değildi, nehirde bir kuğu gibi hareket eden kadının bedeni, tüm zarafetiyle ona sesleniyor, o ise bakmaktan kendini alıkoyamıyordu.

Yolunu değiştirip, nehre doğru yürümeye başladı. Hareketleri gayri ihtiyariydi, büyülenmiş gibiydi; sorgusuzca ilerliyordu. Çok yakındı artık; ağaçların arkasına saklandı ve kadını nehirden çıkışına değin izledi. Yeniden hareketlendi, kıyıda saçlarını tarayan kadının yanına yaklaştı.

Ne söylediğinin farkında değildi. Düşünmemişti. Tek derdi bir söz etmekti ve edivermişti işte! “Affedersiniz…” demişti, “Kayboldum da…” Yalan da değildi hani!

Kadın onu boylu boyunca süzdü. Bakışları şüpheciydi. Fakat, kadınlığının büyüsüne kapılmış bu genç adamla konuşmakta gecikmedi. Aniden mimiklerindeki tüm soru işaretlerini sildi, sırtını dikleştirdi ve kadınlara özgü o cazibeli edayı takınarak, bir kart çekmesini istedi.

Bir kart! “Nasıl bir diyalog bu!” diye düşündü, yelpaze gibi açılan kartları tutan ellerin güzelliğine bakarken… Kadının gözleri, onu bir mıknatıs gibi kendine çekiyorken, o da bir kart çekip, gösterdi.

Kartın üzerinde “aşıklar” yazıyordu. Bu kanını kaynatan, suratına doğru bir sıcaklık yayan, kalbini hızlandırıp aklını donduran duygu her neydi bilmiyordu ama arzularını körüklediği belliydi. Kadının yaptığı yoruma kulağını verememiş, ne dediğini anlamamıştı. “Yolunu değiştireceğine” dair bir kehanet gibiyi, ama çok da umurunda değildi. Bedeni tüm düşüncelerden kendini kurtarmış, kadına doğru yönelmişti bile. Kadın ise teslim olmaya hazır, bekliyor gibiydi.

Dudakları kavrulana değin öpüştüler. Hiç bitmesin istedikleri dakikalar boyu seviştiler. Sanki bu iki beden kanatlanmıştı da, tüm vadilerde, tepelerde dağlarda gezindiler ve birbirlerine kendilerini verdikleri o ölümsüz anda bütünleştiler.

6 numaralı Aşıklar kartı, ilk akla getirdiği romantik aşktan daha fazlasını anlatır. Bir sevgili, bir aşık bulmak olsa olsa çıkarılabilecek sonuçlardan bir tanesidir.

Geldiği noktada Budala, kafasını toplamış, kararlar almış, bunları gerçekleştirecek maddi manevi gücü fark etmişken… Budala’nın hayatına aşkın girmesi tesadüfi olamazdı. Şimdi bu sarsıcı güç, onu kararları ile ilgili bir sorgulamaya sürükleyecek ve belki de yeni bir kararın eşiğine getirecektir.

Evet, ortada bir aşk vardır. Ama buradaki aşk, daha çok bir zihin durumudur. O hep aradığınız, peşine düştüğünüz, düşlediğiniz, beklediğiniz, istediğiniz, sizin için yaratıldığına inandığınız şey ile karşılaşmanızı anlatır.

O “tam da aradığınız şey” her ne olursa olsun aslında bir seçimdir; sizin kendiniz için seçtiğiniz şeydir. Şimdi, karşınızda duruyor ve sizden bir tavır bekliyorken zorlanabilirsiniz. Zira bu seçimi yapmak alışılmadık, tedirginlik verici, hatta korkutucu dahi olabilir. İnisiyatifinizi ve aklınızı kullanmanız gereken zor anlardan biridir bu. Hiçbir aşk bedavaya gelmez, tereyağından kıl çeker gibi kolayca gerçekleşmez. Sizi, planlarınızı değiştirmeye zorlar, şu anda yaşadığınız şeyi bambaşka bir tarafa sürüklemeye başlar. Sizi kendiyle var eder; çekmeye cesaret edemediğimiz restleri çektirip, alamadığımız riskleri aldırıverir.

Ama ve dahası, işte hayatınızın iplerini size veren, ailenize, topluma hatta kendi inanç ve alışkanlıklarınıza dahi yüz çevirtecek olan bu güç, bu aşk, sizi özgürleştirecek ve en çok kendinize benzetecek şeydir. Çünkü, aşık olunan şeyle yakaladığınız iç uyum ve onun vesilesiyle yerleşik yargı ve kaygılardan kurtulmanız, sizi bambaşka bir insana dönüştürmeye başlar. Başkalarına bakarsanız, sizi akılsızlıkla ve bencillikle suçlayacaklar kendinizi “saçmasapan tehlikelere” attığınız için tedirgin olacaklardır. Ama genel geçer kurallara bir dur dedirtip, her şeye rağmen sizi kendine çeken şey, aslında doğanızın gerektirdiği ve gereğidir. Onu reddetmek, reddetmemekten daha büyük kayıplara yol açabilir.

Aşıklar kartı, kartı çeken kişinin aşka düştüğü yeni bir şeyi ve bununla ilgili verilecek kararı anlatır. Bu bir insan olabileceği gibi, çok çekici gelen bir yazı defteri, simli bir çakmak, yeni bir iş veya uzunca bir tatil olabilir. Kartın yönetici burcu, akıllı, değişken, meraklı ve enerjik, bir yandan da anlaşılması güç, İkizler’dir.

Esasında bu kart mükemmellik ile ilgilidir. İdeal düzlemde aşık olunan şey, sizi mükemmelen bütünler ve siz de onunla birlikte mükemmelleşirsiniz. Kendi doğrunuzu yaşamanız, inançlarınızın peşinden gitmeniz için gereken gücü verir. Hayatınızda neyin önemli olduğunu sorgulatır. Kendinize dürüst ve bu vesileyle daha bir kendiniz olmanızı sağlar.

Kartın bir diğer anlamı olarak da cinsellikten bahsedilebilir. Aşık olunan şeyin çekiciliği fizikseldir. Önce bedenle başlayan bu uyum, ideal düzlemde, yani mükemmel birliktelikte, akla da varacaktır.

Ama bunların bir garantisi yoktur. Bir gün yatağınızdan “Neler oluyor yahu!” diye uyanmanız da pek tabii mümkündür. Aşk, bir aşkınlık hali olabileceği gibi, bir aptallık hali de olabilir. Bu seçiminiz, diyelim ki aşkınız, sizi komple bir hayal kırıklığına sürükleyebilir. İşler düşündüğünüz gibi gitmeyebilir. Kendinizi, hangi “cahil cesaretiyle” hareket ettiğinizi sorgularken bulabilirsiniz. Bu tercihi yapmaktaysanız, bedelini ödemek zorunda kalabilirsiniz.